Bilim insanlarından süper bakterilere karşı devrim niteliğinde hamle

Bakteri Teşhisinde Yeni DNA Sekanslama Teknolojisi Devrim Yaratıyor

Hastanelerde geleneksel yöntemlerle bakteri türünün belirlenmesi günler hatta bazı durumlarda sekiz haftaya kadar sürebilirken, yeni DNA sekanslama teknolojisi sadece 48 saat içinde kesin tanı koyabiliyor. Bu gelişme sayesinde doktorlar, hastalara geniş spektrumlu antibiyotikler yerine doğrudan enfeksiyona en uygun tedaviyi uygulayabilecek.

Mevcut sistemlerde bakteri teşhisi uzun zaman aldığı için doktorlar geniş spektrumlu antibiyotikler şart zorunda kalıyorlar. Ancak bu antibiyotikler her zaman etkili olmayabilir, yan etkilere yol açabilir ve antibiyotik direncinin oluşumunu hızlandırarak süper bakterilerin yayılmasına sebep olabilir.

Yeni DNA sekanslama yöntemi ise bakterinin genetik yapısını okuyarak hangi antibiyotiklere dirençli olduğunu tespit edebiliyor. Böylece doktorlar, hastaya en uygun antibiyotiği hızla belirleyerek tedaviyi daha kısa sürede başlatabiliyorlar.

Bu teknolojinin en büyük avantajlarından biri de hastaların daha hızlı iyileşmesini sağlayabilmesidir. Geleneksel teşhis yöntemleri uzun sürdüğünde, hastalar yanlış antibiyotiklerle tedavi edilir ve bu durum iyileşme sürecini erteleyebilir. Yeni teknoloji üzerinden hastalar daha kısa sürede doğru tedaviye erişerek hastaneden daha hızlı taburcu olabilirler.

Ayrıca yanlış antibiyotik kullanımının azaltılması sayesinde hastane enfeksiyonları yayılma riski de büyük ölçüde azalacaktır. Özellikle yoğun bakım ünitelerinde süper bakteriler ciddi bir tehdit oluşturur ve bağışıklık sistemi zayıf hastalar için ölümcül olabilir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), süper bakterilerin küresel sağlık için en büyük tehditlerden biri olduğunu belirtiyor. Son açıklanan İngiltere Ulusal Denetim Ofisi raporuna göre, ülkede süper bakteriler her yıl 35 binden fazla ölüme neden oluyor.

Hastanelerde yayılan antibiyotik dirençli bakteriler ölümcül enfeksiyonlara, sepsis gibi hastalıklara yol açabilir. Fakat DNA sekanslama tekniği ile geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı azalacak ve antibiyotik direncinin gelişimi kontrol altına alınabilecektir.

Barts Health NHS’ten Dr. Ian Butler, bu yöntemin özellikle sepsis ve menenjit gibi ciddi enfeksiyonlarda hayati önem taşıdığını vurgulayarak, “Hızlı DNA analizi ile daha önce antibiyotiklere dirençli olduğu düşünülen bakterileri dahi tespit edebiliyoruz” dedi ve bu teknolojinin hastanelerde nasıl bir değişim yaratacağını dile getirdi.

Related Posts

Dermatoloji Uzmanı Nazmi Geyik: Güneşten kontrollü ve bilinçli şekilde yararlanmak önemli

Dermatoloji Uzmanı Nazmi Geyik: Güneşten kontrollü ve bilinçli şekilde yararlanmak önemli

“Yangınlarda Solunum Şikayetleri 3 Katına Çıkıyor”

Yangınlarda solunum şikayetleri 3 katına çıkıyor. Uzmanlar yangın sonrası solunum şikayetlerinin arttığına dikkat çekerek alınması gereken önlemleri anlattı. 

Bel fıtığı sanıp doktora gitti, skolyoz olduğunu öğrendi! ‘Erken tanı en güçlü silah’

Şarkıları ve enerjisiyle geniş kitlelerin sevgisini kazanan genç şarkıcı Melis Fis, yoğun konser temposu nedeniyle yaşadığı bel ağrıları sonrası doktora başvurdu. Bel fıtığı şüphesiyle gittiği muayenede, o güne dek sadece adını duyduğu bir rahatsızlığın kendi kapısını çaldığını öğrendi. Skolyoz tanısı alan ve “Skolyoz sadece bir duruş değil, farkındalık meselesi: Farkında ol, destek ol!” diyen Melis Fis, Skolyoz Farkındalık Etkinliği’ne hem şarkılarıyla renk kattı hem de özellikle gençlerde sık karşılaşılan skolyoza yönelik kendi hikayesini içtenlikle anlattı.

Her gün bir elma yemek sağlığımız için gerçekten faydalı mı?

“Her gün bir elma doktoru uzak tutar” sözü ne kadar doğru? Elmalar; lif, polifenol ve antioksidan bakımından zengin yapısıyla kalp hastalığından diyabete kadar birçok rahatsızlığa karşı koruma sağlayabiliyor. Ancak tek başına elma yemek, sizi doktordan ya da ilaçlardan tamamen uzak tutmaya yetmiyor.

Diyetisyen Kahraman: Karpuzu peynirle tüketerek kan şekerini dengelemek mümkün

Diyetisyen Kahraman: Karpuzu peynirle tüketerek kan şekerini dengelemek mümkün

“Midesini üşütmüştür, geçer” demeyin! Özellikle 5 yaş altındaki çocuklar için çok riskli

Çocukluk çağında sık karşılaşılan ve halk arasında “mide üşütmesi” olarak bilinen gastroenterit, bir başka deyişle bağırsak enfeksiyonu, çocuk acil servis başvurularında ilk sıralarda yer alıyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Muhammed Sami Tufan, hastalık hakkında önemli bilgiler verdi.